Karavan ile Avrupa’yı gezme fikri yıllardır hep aklımızdaydı hatta 2017 yılında çok detaylı planlamış ama gidememiş ve yeni Projeye başlamıştık. Şantiye devam ederken karavanla gezecek kadar uzun tatiller mümkün olmadığı için Proje sonunu bekledik. Fakat 2020 Mayıs ayında Tanzanya’dan dönüş yaptığımızda bu sefer de Pandemi yüzünden Avrupa’ya gitmek hem riskli hem de sınırlar bize kapandığı için imkansız hale geldi. Biz de Karavandan vazgeçmek yerine rotamızı Türkiye’nin güzelliklerine çevirdik.
Campervan dediğimiz Ducato, Splinter, Jumper tarzı panelvandan yapılan motokaravanların bizim için en ideal model olduğunu biliyorduk. Ama daha önce tecrübemiz olmadığı için sıfır yaptırmak yerine ikinci el almaya karar verdik. Zaten pandemi yüzünden talep çok artmış imalatçılar aylar sonrasına gün veriyordu. 2-3 hafta kiralık araba ile dolaştıktan sonra araştırıp öğrendiğimiz kadarıyla bizim işimizi görecek bir Citroen Jumper karavan bulup aldık.
Karavan Kampı İlk Denemeler ve Eksiklerimiz
İlk başta karavan ekipmanlarını test edebilmek için İstanbul’dan çok uzaklaşmadan kısa süreli geziler yaptık. İyi ki de yapmışız lakin ilk kampta atık su tanklarını taşırdık!! Hem üzücü hem de utanç verici oldu. Neyse ki tanıştığımız karavancılar çok yardımcı oldular ve nelere dikkat etmemiz gerektiği konusunda bizi bilgilendirdiler. Tespitlerimiz:
- 2 gün Gökçetepe Tabiat Parkı : Yazın Tentesiz güneşin altında oturursan pancar gibi yanarsın!
- 6 gün Batı Karadeniz : Güneş Pannelleri mi yetersiz? Aküler mi bitik?
- 4 gün Kıyıköy, Yalıköy : Her kamp yeri karavancıya uygun değil!
Tespit ettiğimiz eksiklikler için İstanbul’a dönünce Atlas Karavan’a gittik. Malesef aküler ölüymüş. Uzun süre kullanılmayınca olurmuş. Yenilerken kapasitesini de arttırdık 2×100’den 2×150’ye çıkardık. 2×125 WP olan Güneş panellerimizi de 2×190 WP ile değiştirdik. Ve sabit tente taktırdık.
Çevresel Faktörler
Her kamp yeri Karavancıya veya bize uygun olmayabilir.
KIYIKÖY – 2 gece nehir kıyısında çok cici bir kamp alanında kaldık. Yaz sıcağında akşam hava mis gibi serindi. Fiyatı çok uygundu ve insanlar güler yüzlü ve samimiydi. Fakat kalabalık çadır kamplarında Karavan sıkıntılı olabiliyor.
YALIKÖY – 2 gece 3 gün Yalıköy sahilde kaldık. Çok güzel bir plaj fakat upuzun sahilde bir sürü boş yer varken gece 11’den sonra gelip kapımızın önüne park eden arabalar bizi biraz tedirgin etti. Hatta bir tanesini uyarmak zorunda kaldık çünkü bagaj açılmayacak kadar yakındı.
Yaz 2020 – Kaldığımız Kamp Yerleri
Tabi bizim için yaz Temmuz’dan Aralık ortasına kadar uzadı 😅
Gökçetepe Tabiat Parkı, Keşan | Edirne |
Kıyıköy | Kırklareli |
Yalıköy Sahil, Çatalca | İstanbul |
Değirmenağzı Plajı, Akçakoca | Düzce |
Abant Gölü Milli Parkı | Bolu |
Kadıoğlu 4 Otel Karavan Parkı, Safranbolu | Karabük |
Ilıca Köyü, Küredağları Milli Parkı | Kastamonu |
Kadırga Koyu, Assos | Çanakkale |
Darıdere Tabiat Parkı, Kazdağları | Edremit |
Zeytin Kamp, Sivrice Koyu, Assos | Çanakkale |
Aristo Camping, Behramkale | Çanakkale |
Cunda Mocamp | Balıkesir |
Huzur Kamping, Bademli, Dikili | İzmir |
Yayla Köyü, Köyceğiz | Muğla |
Kartal Gölü, Muğla | Muğla |
Cemil’in Yeri Akdeniz Camping, Köyceğiz | Muğla |
Ali Baba Camping, Gölcük, Ödemiş | İzmir |
Pırlanta Plajı, Çeşme | İzmir |
Antique Lodge Camp, Kuşadası | Aydın |
İşte Bu Camping, Akbük | Muğla |
BabaKamp, Babadağ | Muğla |
Kaş Camping | Antalya |
Üzüm İskelesi, Kaş | Antalya |
Sülüklü Plajı, Demre | Antalya |
Üçağız, Kekova | Antalya |
Lebi Derya Aksazlar Kamp, Fethiye | Muğla |
Kanyon Kamping, Gökbük | Antalya |
Lara Karavan Park | Antalya |