Cape Town 4. Gün
Gansbaai Köpekbalığı Kafes Dalışı
Köpekbalığı kafes dalışı hava durumundan direk etkilenecek bir aktivite olduğu için hangi gün gideceğimize Swaziland’daki 3. günümüzde rüzgar ve yağış durumuna bakıp karar verdik ve rezervasyonu ondan sonra yaptırdık. Ödemeyi ise dalışa gittiğimiz gün yaptık.
Bu turu organiza eden pek çok firma var. Biz Marine Dynamics i tercih ettik. Bölgenin doğal kaynaklarını koruyabilmek için ilgili projelere ve vakıflara destek veren bir şirket olmasının bunda büyük etkisi oldu.
Cape Town’dan Gansbaai 2.5-3 saatlik bir yol olduğu için günün ikinci dalışını seçmiştik. Teknenin hareket saatini gelgit durumuna göre belirledikleri için son günün akşamına kadar bizi evden saat kaçta alacaklarını bilmiyorduk ama 06:10’da da almalarını beklemiyorduk açıkçası! Servisin herkesi toplaması saat 7:00’yi, Kleinbaai’deki Great White House’daki ofislerine varmamız da saat 10:00’u buldu. Güzel bir açık büfe kahvaltıdan sonra kaydımızı yaptırıp aynı zamanda deniz biyoloğu olan rehberimizin bilgi ve uyarılarını dinledik. Mesela Cape Town’dan buraya gelirken yaptığımız araba yolculuğunun kafes dalışından kat kat daha tehlikeli olduğu söyledi. Ama video çekicem diye elleri dışarı çıkarmamak kaydıyla!
Giderken hava kapalıydı ve bayağı üşüdük. Tekne hareket halindeyken verdikleri turuncu yağmurluğu giyince ancak ısınabildim.
Köpekbalığı mı o?
Dyer adası açıklarındaki sığ bölgeye geldiğimizde dubalarla sabitledikleri kafesi tekneye bağladılar. Tek seferde kafese en fazla 8 kişi girebildiği için iki grup halinde dalacaktık. Şansımıza ilk gruptaydık ve kafese ilk biz girdik.
Tekne sabit duruyor ve köpekbalıklarını kesinlikle takip etmiyor, onlar gelirse görebiliyorsunuz. “chum” dedikleri, içinde balık yağı olan sıvıyı kafesin önünde suya döküyor ve oltanın ucuna takılı balık kafası ile gelen köbekbalığını yönlendiriyorlar. Kesinlikle beslemiyorlar. Mesela Meksika’da bu işin yapıldığı bölgede hayvanlar o kadar alışmışlar ki, teknelerin motor sesini duyunca yemek gelecek diye toplanmaya başlıyorlarmış! Bu da ekolojik dengeyi bozuyor haliyle. Videolarda suyun bulanık olmasının bir nedeni de bu “chum” ın içindeki minik parçacıklar. Gün sonunda hepimiz balık kokuyorduk, iyk!
Sabahki eğitimde büyük beyaz görme ihtimalimizin çok düşük olduğu, hatta son 3-4 gündür hiç göremediklerini anlatmışlardı. Yine içimizde bir ümit vardı ama suyun içinde gördüğümüz bütün köpekbalıkları yeterince ilginç ve ürkünçtü. Üstüne bir de hiç beklenmedik bir anda devasa bir vatoz gelince heyecandan suyun içinde sevinç çığlığı atınca su yuttum 😂.
Artık bize ayrılan süre bitmek üzereydi ki birden soldan sağa doğru önümüzden geçen köpekbalığını farkettim, hiç şüphesiz büyük beyazdı! Bu heyecan bile bize yetmişti ki aniden keskin bir dönüşle bize doğru gelip kafese çarpıp uzaklaştı!! Adrenalin tavan tabi! Unutulmaz, tarif edilemez bir deneyimdi.
İlk heyecanı atlatınca aklımıza aksiyon kamerası geldi, acaba kaydedebilmiş miydik? Tabi bu sorunun cevabını ancak sudan çıkıp üstümüzü değiştirdikten sonra sıcak çikolatalarımız içerken alabildik. Eveeeet! Bu arada aynı anda yukarıdan, tekneden çekim yapan kızdan da görüntüleri aldık. Aşağıdaki videoyu Dar Es Salaam’a şantiyeye döndükten sonra hazırladım.
Asıl şoku da bu videoyu hazırlamak için yaptığımız bütün çekimleri izlerken yaşadım. Çünkü biz onu farketmeden önce Büyük Beyaz zaten etrafımızda dönüyormuş. Kafesteyken kendimi tehlikede hissetmemiştim ama o an tüylerim diken diken oldu.
İkinci ekip de sudan çıkınca Great White House’a geri döndük. İkram edilen çorbayı içtikten sonra sabah geldiğimiz ekiple Cape Town’a doğru yola çıktık. Sabah herkes uyuduğu için tanışamamıştık ama dönüşte yol boyu muhabbet ettik.