Üç Yıllık Özlem
İkinci memleketimiz gibi olan Tayland’dan taşınalı neredeyse üç yıl olmuştu.Yemeklerini, doğasını, kısaca herşeyini özlemiştik. 2013 Aralık ayıydı, izin durumumuz 2 gün kala netleştiği için hiç plan yapamamıştık. Sadece gidiş-dönüş uçak biletleri ve Bangkok’taki ilk iki gecemizin otel rezervasyonu ile çıktık yola. Khao San civarında çok büyük eylemler olduğu için Sukhumvit bölgesini tercih etmek zorunda kaldık. Gerçi Bangkok’ta alışveriş yapıp direk güneye ineceğimiz için daha iyi oldu.
Bangkok
Eylemler gerçekten çok büyüktü ama haberlerin abarttığı gibi güvenlik sıkıntısı yoktu. İlk iş favori restoranımızın Siam Paragon şubesine gidip karnımızı doyurduk.
Yemekten sonra alışveriş merkezindeki bir turizm acentasına uğradık. Nok Air’ın Koh Lipe’ye Fly’n’Ferry hizmeti olduğunu öğrendik. Yani gidiş dönüş uçak bileti + minibüs + hızlı feribot tek biletle halledilebiliyordu, fiyatı da uygun olunca 2 gün sonraya biletimizi aldık. Gidiş tarihi belli olduğu için hemen Milli Parkın websitesinden 3 gecelik Bungalow rezervasyonunu da yaptırdım. Gerisine gidince karar verecektik.
Oradan da Lao Pan içmek için Kao San bölgesine geçtik. Lao Pan alkollü bir smoothie ve çok lezzetli. İlk geldiğinde o kadar kıvamlı oluyor ki bardağa kaşıkla koyuyorsun ama yavaş içmek gerekiyor yoksa insanın beyni donuyor!
Koh Adang
İlk gün adanın etrafındaki mercanları dolaştık, ertesi gün günübirlik Lipe adasına gittik. Köyün içinde dolaşıp güneydeki Pattaya plajına gittik. Resimde kırmızı okla gösterdiğim, hemen plajın üstündeki bungalowları çok beğendik. İki gün sonrası için geceliği 600 bahta anlaştık.
Tekne Turu
Biz sürekli denk geliyoruz ama aslında Ozan bana tam yerini işaret edene kadar ben göremiyorum.
Aslan balığı zehri çok nadir öldürüyor ama günlerce acıdan süründürebiliyormuş! Dikenleri savunma amaçlıymış ama yine de yaklaşmamakta fayda var bence.
Koh Lipe
4. günün sabahında Koh Lipe adasındaki bungalowumuza taşındık.
Yemekler
Tabi hemen kendimizi yeme içmeye verdik. Yemekleri çok özlemiştik.
Adayı Keşif
Sunrise plajından kano kiralayıp hem dolaştık hem de şnorkel yaptık.
Günün sonuna doğru sahilde bir Thai masajı veya ayak masajı olmazsa olmaz. Tabi Bangkok’da 100-150 bahta yaptırdığımız masaj burada 200-250 baht ama yine de çok ucuz.
Son gün adanın etrafını dolaşan bir tekne turuna katıldık.
Mercan yılanını ilk defa Similan’da görmüştük ama sualtı kabımız olmadığı için fotoğrafını çekememiştik. Bu sefer video bile çektik.
Bangkok’a Dönüş
Hat Yai havalimanına vardığımızda yağmur yağmaya başladı. Islanmayalım diye hepimize şemsiye dağıttılar.
Bangkok Son Günler
Bangkok’daki otelimize vardığımızda saat geç olduğu için restoran yerine köşedeki bir Sushi dükkanıan gittik.
Aslında kimchi Korelilere özgü bir çeşit lahana turşusu ama Tayland’da bütün Japon restoranlarında oluyor. Ve çok lezzetli!
Ertesi günü de alışverişle geçirdik. Ama tabi Ramen…
Akşamına da bizimle aynı sene Bangkok’a yerleşen ve hala orada yaşayan arkadaşımızla buluştuk.
O zaman üç yıl zor dayanmıştık şimdi neredeyse beş yıl oldu, hem Tayland’da enflasyon arttı, hem de paramız iyice değer kaybetti ama yine de o kadar yolu gitmeye değer.