Ayutthaya
Sadece tarihi parkın içindeki tapınaklar değil, şehrin kendisi de görülmeye değer. Dolayısıyla, etrafı nehirlerle çevrili bir ada olan Ayutthaya’nın tarihi merkezini bir güne sıkıştırıp iki ayağımızı bir pabuca sokmak yerine arkadaşların tavsiyesi ile tarihi adanın içinde, geleneksel Thai mimarisinde inşa edilmiş çok şirin bir otel ayarladık. İyi de yapmışız çünkü ışıklandırılmış tapınakları ile Ayutthaya gece bir başka güzel.
Ayutthaya 1. Gün
Sabah erken saatte, Bangkok Mo Chit otobüs terminalinden kalkan minivan’larla yaklaşık bir saatte Ayutthaya’ya vardık. Otele yerleştikten sonra, nehir kenarında bekleyen teknelerden biri ile anlaşıp, tarihi ada etrafındaki tapınakları tekne ile dolaştık.
Son durağımız devasa oturan Budha heykeli ile Wat Phanan Choeng’dı.
Kalabalıklardan uzak, çok keyifli bir kaç saat geçirdik. Hem tapınakları hem de nehir kenarındaki halkın yaşamını görmüş olduk.
Öğlen yemeği için nehir kenarında bir restorana gittik.
Lonely Planet-Tayland gezi rehberi ve üzerine rotamızı çizdiğimiz harita da masanın üstünde duruyor! Bu arada yemeği de tam Thai’ler gibi yiyiyormuşum onu farkettim. Çatal asla ağıza götürülmüyor, yemeği kaşıkla yiyip, çatalı bıçak gibi yardım amaçlı kullanıyoruz! Pek de kibarım 😅
Yemekten sonra bisiklet kiralayıp Ayutthaya Tarihi Parkını dolaştık.
Hava karardıktan sonra tekrar dışarı çıkıp gece ışıklandırılan tapınakları dolaştık.
Ayutthaya 2. Gün
İlk gün fırsat olmadığı için bu sabah biraz otelde oyalandık.
Aslında bizim köy evlerimizin düzenine benziyor. Avluya bakan küçük odalar var ama avlu ve odalar direkler üstünde yükseltilmiş durumda. Tuvalet ve banyo evin altında zeminde. Tabi otelde her odanın altında kendi özel banyosu vardı.
Bugün gideceğimiz tapınak tarihi adanın dışında olduğu için motorsiklet kiraladık.
Şehirin heryeri nehirler ve göletlerle doluydu ama en çok dikkatimizi çeken, devasa yaprakları ile aşağıdaki gölet oldu. Motorla yanından geçerken tesadüfen gördük. Tayland’ın heryerinde muhteşem nilüferler görme şansınız var ama bu kadar büyük yaprağı hiç bir yerde görmedim.